Facemark.az 16 apreldə keçiriləcək Milli İnsan Resursları Forumunun spikeri Aykut Bora ilə müsahibəni təqdim edir.

1. Aykut bey, kendinizle ilgili kısaca bilgi verir misiniz?

2000 yılında göreve başladığım ilaç sektörünün lider firması Bilim İlaç’ta İnsan Kaynakları Direktörü olarak EFQM Mükemmellik Modeline (European Foundation For Quality Management) bağlı insan kaynakları yönetimini 14 yıl boyunca uluslararası standartlarda deneyimledim ve 2013 yılına kadar kariyerim için önemli olan bu yolculuğu yaptım. Bu dönemde 2011 yılında Avrupa’nın en iyi yönetilen şirketi olarak “EFQM Avrupa Kalite Ödülü” ve 4 kategoride “başarı ödülü” ile taçlandırılan kuruluşun uyguladığı değişim yönetiminde önemli sorumluluklar aldım. Son olarak da Yaşar Şirketler Topluluğu’nda tüm şirketlerin İnsan Kaynakları Yönetiminden sorumlu İnsan Kaynakları Başkanlığı görevini üstlendim. Türkiye İnsan Yönetimi Derneği PERYÖN’ de Yönetim Kurulu üyesi olarak son 2 dönem görev yaptım. Halen ABORA İnsan Kaynakları Yönetim Danışmanlığı ve PES Survey Çalışan Yönetimi Araştırma Şirketlerinin kurucusu ve danışmanı olarak görev yapmaktayım.

2. Firma yapınız ve firmanızdaki kariyer olanakları hakkında bilgi verir misiniz? Yeni mezunlara yönelik insan kaynakları politikanız nedir?

ABORA Danışmanlık İnsan Kaynakları Yönetim Danışmanlığı faaliyet alanımızda farklı iş kollarındaki özel sektör, sivil toplum kuruluşları ve kamu (Devlet) sektörü ile çalışmaktayız. Bu sektörlerin başında ilaç, kozmetik, kimya, tekstil, otelcilik ve turizm gelmektedir. İş yapma modeli olarak da söz konusu sektörlerde faaliyet gösteren kuruluşların stratejik planlarına bağlı insan kaynakları starejilerinin hazırlanması ve bu planlarda yer alan sistemlerin yaşama geçirilmesinde uzun dönemli işbirliği yapıyoruz.

PES Survey Çalışan Yönetimi Araştırmaları faaliyet alanımızda ise çalışan beklentilerini çalışan bağlılığı, çalışan memnuniyeti, kurum kültürü, 360 derece yetkinlik değerlendirmesi vb. araçlarla ölçerek şirketlerin çalışanlarını daha verimli yönetmeleri için kendilerine nitelikli veri ve raporlar sunuyoruz.

Genç bir kuruluş olmamız ve üst düzey nitelik gerektiren işler yapmamız sebebiyle sadece üniversite öğrencilerine staj olanağı sunuyoruz.

3. İşe alım politikaları var mı? İşe alımlarda internet ve teknoliji size ne gibi faydalar sağlıyor?

Doğru işe doğru çalışanın gerektirdiği nitelik ve yetkinlikler ile birlikte, kurum kültürümüze uyum sağlayacak tutum ve davranışların varlığı bizim için son derece önemli. Mezun olduğu okul dışında sahip olduğu bilgiyi işinde en iyi şekilde kullanabilecek, öğrenmeye açık ve bizimle uyum içinde çalışacak adayların seçimine özen gösteriyoruz.

Dijital İK uygulamalarının ilk kullanıldığı alan olan işe alım sürecinde kullanılan web tabanlı ortamlarda adaylara en hızlı şekilde ulaşmak ve aranan niteliklere göre değerlendirme yapmanın son derece kolay olduğunu düşünüyorum. Türkiye’de de bu konuda hizmet veren son derece nitelikli aday arama portalları var. Ayrıca artık adayları hiç görmeden yapay zeka yöntemiyle CV’lerini değerlendiren, oluşturduğu kısa listedeki adaylara test, envanter ve değerlendirme merkezi uygulaması yaparak olumlu adayları raporlayan dijital platformların kullanılmaya başlaması insan kaynaklarında verimlilik sağlayan önemli gelişmeler olarak görüyorum.

4. Faaliyet gösterdiğiniz sektörün zorluklarından ve fırsatlarından bahseder misiniz?

Faaliyet gösterdiğimiz sektörlerde ağırlıklı olarak uluslararası kuruluşların Türkiye operasyonları faaliyet göstermektedir. Global marka değerleri ve sahip oldukları ''know how'' bir avantaj gibi görünsede biz profesyonel olarak görev yaptığımız global ve yerel firmalardaki deneyimimizi ülkemizin koşullarına, müşterilerimizin ihtiyaçlarına ve onların kurum kültürüne uygun iş modelleri geliştirmek konusunda çok daha başarılı olduğumuzu düşünüyoruz. Bizden hizmet alan firmalardan da bu yönde çok güçlü geri bildirimler alıyoruz.

5. Günümüzde işe alımlarının ve devamındaki süreçlerin birçoğu dijital platformlardan sağlanıyor. Bunun hakkında ne düşünüyorsunuz?

Küreselleşme ve buna bağlı rekabet ortamının getirdiği yeni dünya düzeninde tüm iş süreçlerinde olduğu gibi insan kaynakları iş süreçlerinde de dijital dönüşüm kaçınılmazdır. Çünkü, dijital İK yalnızca insan kaynaklarının teknolojik açıdan değil ayrıca insan kaynaklarının sunduğu hizmet ve süreçlerinde stratejik bir değişim avantajını sunuyor. Türkiye’de de önde gelen şirketlerin birçoğu İK hizmet ve süreçlerini yönetmenin yeni yolu olan dijital İK’yı çoktan benimsese de günümüzde dijital İK dönüşümünü gerçekleştirememiş veya gerçekleştirmeye çalışan şirketler de bulunuyor. Ancak, yaptığımız işin insan odaklı olması sebebiyle dijital İK stratejisi oluşturulurken kurum kültürünün çalışanı odağına alan yaklaşımına engel olmaması gerektiğini de unutmamak gerekir.

6. İK alanında başarılı bir yönetici olmanın ipuçları nedir?

İK alanında başarılı bir iş lideri şirketlerin birbirinden farklı ihtiyaçlara sahip olduğunu bilir ve görev yaptığı şirketin büyümesi için bu yönde çaba harcar. Bunun için kendisinden beklenenleri yerine getirebilmek ve alanında en iyisini başarabilmek için bazı yetkinliklere sahip olması gerektiğini düşünüyorum.

Bu röportajın kapsamı sebebiyle çok fazla detaya girmeden gerekli olan yetkinlikleri açıklamam gerekirse de bunların; insan kaynakları konusunda kendisini sürekli yenileyen bir uzmanlık bilgisi, strateji odaklı iş yapma yaklaşımı, başarılı bir ilişki ve iletişim yönetimi, zaman yönetimi ve öz disiplin, değişim liderliği, cesaret ve dürüstlük, güçlü etik anlayışı ve güven, çoklu iş yapma becerisi ile çatışmaları çözme becerisi olduğunu düşünüyorum.

7. Biraz da nisan ayında gerçekleşecek İnsan Kaynakları Forumundan bahs edelim. Beklentileriniz neler? Hangi yenilikleri görmek isterdiniz?

Bu yıl yapılacak olan İnsan Kaynakları Forumunun yerel temasını son derece anlamlı buluyorum. Özellikle genç bir Cumhuriyeti ekonomik zaferle taçlandırmaya çalışan Can Azerbeycan’ın beyin göçünü tersine çevirme çabalarında bu gündemi zamanında yapılmış son derece stratejik bir gündem olarak görüyorum. Tabi ki İnsan Kaynakları Forumundaki bu gündemin ele alınıyor olması sadece insan kaynakları uzmanlarını ilgilendirmiyor. İş dünyası ve özellikle de devletin bu ortamda üretilecek bilgiyi kullanarak politikalarını yeniden gözden geçirmesi ve gerekli önlemleri alması gerektiğini düşünüyorum. İnsan Kaynakları Forumunda beyin göçüne neden olan faktörleri ve bunu ortadan kaldırmak için uygulanabilir, somut, çözüm önerilerini dinlemek isterim. Son sözüm ise beyin göçünü, beyin gücüne dönüştüren bir Azerbeycanı görmek en büyük dileğim. Başarılar dilerim!

Müsahibə üçün təşəkkürlər!